19 Nisan 2014 Cumartesi

HAFTA SONUNDA ESKİŞEHİR

Ankara'dan bunaldıysanız ve biraz da olsa nefes almak istiyorsanız, size en yakın nefes alma duraklarından birisi Eskişehir olacaktır. Her gittiğimde biraz daha geliştiğini görmek, araba gürültüsünden uzak olmak ve şehri ortasından bölen Porsuk Çayını izlemek dinlenmenize yetiyor bile.

Gördüğüm şehirler içinde beni en çok evimde hissettiren şehirdir kendisi.  İki yıl önceki Eskişehir gezimiz günübirlikti. Bu sefer 1 gece kalmayı ve gecesini de yaşamayı uygun bulduk. Kısa süreli bir tatil için oldukça uygun imkanlar sunan bir şehir ayrıca.

Ankara'dan yola çıktığımız için en uygun ulaşım yolu olarak tabi ki yine hızlı treni seçtik. Oldukça rahat ve hızlı (1.5 saat) şekilde merkeze ulaşmış oluyorsunuz. Kendimize konaklamak için İbis Otel'i seçtik. Otele nerden gidebiliriz diye bakınırken 10 dk yürüme mesafesinde, tam da karşımıza çıktı. Otel konusunda iyi bir tercih yapmışız. Kalınabilecek en nezih otellerden biriydi bence.




Eskişehir'e gittiğinizde

YAPMADAN DÖNMEYİN :)

Barlar Sokağı'na uğramadan,
Porsuk kenarında kahvaltı yapıp, bolca fotoğraf çekip, kayık gezintisi yapmadan,
Meşhur Çiböreğini yemeden
Odunpazarı'nı adım adım gezmeden
Cam Atölyelerini görmeden
Lületaşından hediyelik eşya almadan
Sazova'yı (Bilim ve Kültür Parkı) görmeden
Haller Gençlik Merkezi'nde muhallebi yemeden
Balmumu Heykel Sergisi'ni gezmeden...


YAPAMADAN DÖNDÜK :(

Devrim Arabasını göreden
Japon Bahçesine ve Şehr- i Aşka gidemeden
Balaban köfte ve Met helvası yiyemeden...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder